29 Eylül 2009 Salı

Şu Hayatta Kaç Yanlış Yapma Hakkımız Var Acaba ???

Aslında herşey bebeklikten başlar, ebeveynlerimizin bizden sürekli olarak doğru şeyleri yapmamızı beklemeleri...

Yemek yerken ya da oyun oynarken içimizden geldiği gibi değil de, hep onların istedikleri gibi davranmamızı beklemeleri ta o zamanlardan itibaren bize öğretilen “yaşam biçimi” olduğundan, bebeklikten çocukluğa ve oradan da yetişkinliğe geçiş sürecinde bu yaşam biçiminden bir türlü kurtulamayız. Çünkü bu bize öğretilmiştir, ve biz, o saf büyümüş, ailesinin ve değer verdiği herkesin söylediği herşeyi “kutsal” kabul etmiş olan ve onları sorgulamak aklının ucundan bile geçmemiş olan biz, o saf oyuncaklar, kendimizi yaratcılarımızın beğenileri ve isteklerine kaptırmış bir hayat yaşar dururuz.

Ama bazılarımız var ki, onlar bebeklikten itibaren herşeyi yanlış yaparlar. Yemek yerken yanlıştırlar, uyurken yanlıştırlar, konuşurken ya da yürürken, hep ama hep yanlış yaparlar. Bu yüzden az azar yemezler, bundan dolayı büyüdükleri zaman ne cezalar alırlar. Ama bu yanlışlardır, onları hayatta denemekten ve hata yapmaktan korkmadan, içlerinden gelen şeyi yapma cesaretini onlara veren, ve iç seslerini dinleyerek hayatı yaşamaya iten.

Hayatta yanlış yaptığımızda ne olur, yani sonuçları açısından ne gibi felaketler bizi beklemektedir ?

Aslında bu soruyu hata yapmayı seven ve sevmeyen kişilere sorduğumuzda, alacağınız cevaplar birbirinin tam zıttı olacaktır, bu konuda size garanti verebilirim.

Bir taraf, “ne olacak canım, hiçbir şey olmaz, gereken dersi alır, bir daha aynı hatayı yapmayacak şekilde yoluma devam ederim” diyecek kadar hayata güvenli olup hayattan hep iyi şeyler beklerken – ki genelde de bu beklentilerini hayat boşa çıkarmaz, evet, maalesef bu böyle sevgili “negatifler !”, diğer taraf “hata yapmak mı, Allah korusun, aklıma bile getirmek istemiyorum, çünkü benim hata yapma lüksüm yok!” gibisinden felaket senaryosunun içine gömüverir kendilerini.

Buradan nereye mi geleceğim ?

Korkmayın canım, “hayatta ne ekersen onu biçersin” ya da “bir şeyi gerçekten çok istersen, onu elde edersin” tarzı “olumlu düşün, olumlu bir hayatın olsun” mesajı verecek değilim, zira onu zaten her yerde okuyorsunuzdur.

Benim söyleyeceğim şudur ki ;

Ey negatifler, ve hayatta yanlış ve yanlışlar yapmaktan korkanlar!
Gelin, önümüzdeki bir hafta boyunca, sürekli ama her anımızda, korkmadan, aldırmadan, hata yapalım.
Ve bakalım ne oluyor, ne gibi felaketler bizi bekliyor.

Kim bilir, bir bakmışsınız hayat aslında bizim sandığımız kadar da gaddar değilmiş.
Hatta tam tersine, yaptığımız hatalar bize yepyeni kapılar açıvermiş, ve siz de o kapıdan girme cesaretini gösterebilen birkaç “cesur yürek”, bugün sadece rüyanızda görebileceğiniz sahip olmak istediğiniz herşeye, maddi ve manevi, kişisel ya da toplumsal herşeye sahip oluvermişsiniz.

Olur mu diye soracak olursanır, ben derim ki olur, ama sen yapar mısın peki bunları diye soracak olursanız, ben yapmam, zira ben “hayatta hata yapmamanın yolları” dersinden tam puan ile geçenlerdenim.

Dolayısıyla bildiklerimi, daha doğrusu öğrendiklerimi bilmemezlikten gelecek, ya da unutmuş numarası yapabilecek biri değilim, yoksa başka bir sebebi yok, yanlış anlamayın...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder