20 Kasım 2009 Cuma

Dün gece bir albüm dinledim, çok heyecanlandım...

Dün uzun zaman sonra Istiklal Caddesi' nde bizim okulun - Alman Lisesi - yanındaki Lale Plak' a yani Hakan Abi' ye uğradım.

Hem bir merhaba demek, hem de varsa yeni ve değişik birşeyler dinlemek için...

Hakan Abi de bildiği için benim nelerden hoşlandığımı, birkaç albüm dinletti, vokal jazz, klasik jazz ile modern entrümanların kullanımıyla ortaya karışık, ama bu sefer heyecanlanmadım nedense.

O anda Hakan Abi' nin inanılmaz zengin CD tezgahında tek bir CD' ye gözüm takıldı, Clare Teal.

Daha önce bir kere bir arkadaşımın arabasında dinlemiştim, o anda hatırladım, ve çok beğenmiştim.

Hakan Abi de anlamış olacak ki benim heyecanımı, benden önce o atladı CD' ye, zira anladı neye takıldığımı, "e ben sana onu verdim diye hatırlıyorum, o yüzden çıkarmadım" demez mi :)

Büyük bir heyecanla eve geldim, önce yiyecek birşeyler hazırladım, zira jazz aç karnına çekilmez, değerini bulmaz, çalan zil karından mı geliyor yoksa çalan albümden mi, anlayamazsın.

Sonra ritüel gereği ışıkları kapattım, CD' yi koydum, ve en sevdiğim koltuğuma oturup Clare Teal' i dinledim.

Harika bir ses, müthiş besteler, ve çok dinamik bir orkestra.
Kelimenin tam anlamıyla, heyecan verici.
Mutlaka dinleyin derim, ben çok etkilendim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder